Kayıtlar

emlak etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

7.)Kılavuzun gereği var mı yok mu?

Resim
 Barınma; insanların yeme içme gibi fizyolojik ihtiyaçlarından hem sonra gelen en temel ihtiyacıdır. Peki, bu barınma ihtiyacını sağlamak için ihtiyaç duyulan hiçbir kıstas yok mu? İnsanlık tarihi boyunca barınma ihtiyacı temel ihtiyaçlardan hemen sonra gelmiş en asli ihtiyacı iken, barınacağınız mülkün sizi dış etkenlerden (soğuk, sıcak ve bir takım canlı tehlikeler) koruması yeterli mi? Barınağın nerede olduğu, nasıl yapıldığı, etrafında size ne gibi imkânlar sunduğu, ne gibi tehlikeleri gizlediği konusunda fikir sahibi olmak gerekmez mi? Günümüz de barınak konusu ne eski çağlarda olduğu gibi insanların kendi emekleri ile yapmış oldukları derme çatma kulübeler şeklinde nede yakın zamana kadar yapılan ve her seçim döneminde üzerine bir kat atılan kaçak yapılar şeklindedir. Günümüz teknolojisinde konutlar, mimari plan ve projelere imal ediliyor. Konutların imalatı, her aşamasında denetleniyor olsa da, kalitesini, bulunduğu konumun size sağlayacağı artı ve eksilerini doğ...

6.) Gayrimenkul değerini belirleyen etkenler.

Resim
Sahip olduğunuz veya sahip olmayi düşündüğünüz gayrimenkulun durumuna göre değer ölçüleri çok farklidir. Örneğin söz konusu gayrimenkul imarli bir arsa ise iki türlü değeri vardir. Biri gerçek değerdir ki, üzerine inşaa edilebilecek yapinin güncel piyasa fiyati ile doğru orantılıdır. Diğeri piyasa değeridir, buda arsanın m2 birim fiyatidir. Eğer değerlemeye çalıştığınız gayrimenkul bir işyeri ise, kira çarpi 180 ay iyinin en kötü halidir. Kira çarpi 180 aydan aşağıya olabilecek her türlü fiyat iyinin en guzel halleridir. Bunlarla beraber içindeki kiracinin kurumsal kimliği, kiracılık süresi, olasi tahliye durumunda taleplerin hangi meslek yönünde gelme ihtimali gibi değerleme çeşitlerinide gözardı etmemek lazim. Bir diğer gayrimenkul çeşidi olan konut ise, çok farkli değerleme ölçülerine sahiptir. Siz en iyisimi yatirim yapmadan önce mesleğinde tecrübeli kişilerden görüş alin.

4.) Kira getirisi amaçlı gayrimenkule yatırım

Yatırım yapacak kadar birikime ulaşmış insanların öncelikli tercihleri, kira getirisi yüksek bir gayrimenkul arayışıdır. Peki sadece mevcut kiranin yüksekliği o gayrimenkul için yapılan yatırımda ne kadar risk barındırır. Örneğin mulkiyeti kira olan bir kamu dairesinin etrafinda bulunan ve mevcut kirası amortisman oranina göre sizi cezb eden bir işyerini satin aldığınızda riskinizin büyüklüğü hakkinda bir fikriniz var mi? Veya bir sağlık ocaginin karsisinda bulunan bir işyeri için aklınıza gelecek ilk meslek kolu Eczaneye kiray verilir değil mi? Peki bir işyerini Eczane sartlarini yerine getirmesi için sahip olmasi gereken özellikleri biliyormusunuz? Sartlari sağlıyor olmuş olsada eğer etrafinda bir Eczane varsa ikinci bir Eczacinin orayi tutmak istemesi için, o sağlık ocağında kaç doktorun görevli olmasi gerekir bir fikriniz varmi? Veya bir semtte marketler yolun hangi tarafında açılır hic dikkat ettiniz mi? Profosyenel destek almak sizi yanlis bir yatırım yapmaktan alıkoyar.

3.)YATIRIMINIZ TANIYOR MUSUNUZ?

Öyle ya da böyle, bir şekilde ister içinde yaşayacağınız, ister alıp kiraya vereceğiniz ve gelir umduğunuz bir mülk almak istiyorsunuz. Sahip olmak istediğiniz o mülk sadece olmasını istediğiniz gibi mi olmalı? Yüksek kazanç getirmeli veya eşyalarınız içine tam olarak sığsa yeterli mi? Oysaki taşıması gereken o kadar çok özellik var ki bunlardan bazılarını, Amerikalı psikolog Abraham Maslow tarafından 1943 yılında yayınlanmış bir çalışmada ortaya atılmış ve sonrasında geliştirilmiş bir insan psikolojisi olan ‘’Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisi’’ ile ilişkilendirmek son derece yerinde bir tercih olabilir. Maslow, gereksinimleri şu şekilde kategorize etmektedir. • Fizyolojik gereksinimler (nefes alma, besin, yemek, su, cinsellik, uyku, sağlıklı metabolizma, boşaltım) • Güvenlik gereksinimi (beden, iş, kaynak, ahlak, aile, sağlık ve mülkiyet güvenliği) • Ait olma, sevgi, sevecenlik gereksinimi (arkadaşlık, aile, cinsel mahremiyet) • Saygınlık gereksinimi (özsaygı, özgüven, başa...

2.) Daire almak istiyorum ama ayağımı yorganima göre nasil uzatmaliyim.

Öncelikle şunun kararını net bir şekilde vermelisiniz.    Her ne olursa olsun bir daire sahibi olmalı mıyım?    Cevabiniz evet ve sahip olmaya çalışacağınız ev size yüksek krediler yükü  getiriyor ise, ömrünüzün geriye kalanı, içinde  yaşadığınız değil altında ezildiğiniz bir ev olacaktir.    Yeryüzü yaşadığınız bölge veya devletten ibaret değil. Dünya üzerinde içinde yaşadığı evin sahibi olmayan sadece siz değilsiniz. Kaldi ki, Dünya üzerinde sokaklarda yatan insan sayısını kesin olarak ifade etmek kadar güç bir şey yok.    Peki ama sürekli olarak çalışıp kira ödemek yerine, daha az yaşayıp bir ev sahibi olmak daha mantıklı değil mi?    Bence bu sorunun asıl sebebi kişinin  çocuklarına kendisinden sonra Dünya üzerinden dikili bir taş bırakma isteğidir.    Tek bir ebeveynin çalışması ile altinda ezilecek veya icinde yaşayacak olarak adlandırdığımız o evi almaya güç yettiremeyeceği için, ebeveyler ortak çalı...